VANCANAVAR.BLOGSPOT.COM

BİLİM- Bilim insanları, yaşlanma sürecini yavaşlatmaya yönelik önemli bir keşfe imza atarak, belirli bir genin aktivitesini artırarak yaşam süresini %30 oranında uzatmanın mümkün olabileceğini açıkladı. Bu buluş, yaşlanma karşıtı tedavi yöntemlerinin geleceği açısından umut verici bir gelişme olarak değerlendiriliyor. F-Actin Geninin Rolü ve Etkisi Yeni yapılan araştırmalar, F-actin geninin aktivitesinin artırılmasının, hücrelerin enerji üretim merkezleri olan mitokondrilerin işlevlerini iyileştirdiğini ve oksidatif stresi azalttığını ortaya koydu. F-actin, hücre yapısını koruyan ve hücresel aktiviteleri düzenleyen bir proteindir. Bu genin daha aktif hale getirilmesi, hücrelerin daha sağlıklı bir şekilde çalışmasına olanak tanıyor, böylece yaşlanma süreci de yavaşlıyor. Araştırmalar, F-actin geninin aktivitesinin artmasının, meyve sineklerinin yaşam süresini %30 oranında uzatabildiğini göstermiştir. Bu buluş, genetik düzenlemelerle yaşlanma karşıtı tedavilerin uygulanabilirliğine dair

VAN- İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin, sokak satıcılarına yönelik gerçekleştirdiği kapsamlı operasyonlar sonucu önemli bir uyuşturucu madde ele geçirildi. Operasyonlarda göz altına alınan 50 şüpheliye yasal işlem yapıldığı açıklandı. Emniyet müdürlüğünden yapılan açıklamada, 01 Kasım 2024 ile 07 Kasım 2024 tarihleri arasında, gençlerin yoğun olarak bulunduğu alanlarda yapılan çalışmalarda, haksız kazanç sağlamak amacıyla uyuşturucu ticareti yapan ve nakleden şüphelilere büyük bir darbe indirildi. Ekiplerin yürüttüğü başarılı operasyonlarda; 15,6 gram metamfetamin, 100,46 gram esrar,4 adet sentetik ecza, 1,4 gram sentetik kannabinoid, 1,83 gram eroin, 3,7 gram skunk, 53 adet ecstasy tableti ele geçirildi. Yapılan operasyonda toplamda 50 şahsa yasal işlem başlatıldı. 4 şüpheli, "Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Ticareti Yapmak/Uyuşturucu Madde Nakletmek" suçlarından, 46 şahıs ise "Uyuşturucu Madde Kullanmak" suçundan işlem gördü. İl Emniyet Müdürlüğü, uyuşturucu ile müc

VAN- Büyükşehir Belediyesi, sokak hayvanlarının korunması ve tedavisi için modern tesisler ve korunaklı alanlar kurarak, sağlıklı bir yaşam sunuyor. Kurubaş mevkiinde 250 dönümlük dev bir doğal yaşam alanı inşa etti. Bu alanda, sokak hayvanlarının ihtiyaçları titizlikle karşılanıyor. Kış aylarında üşümemeleri için padoklar, kulübeler ve yemlikler inşa edilerek her türlü yaşam koşulu sağlandı. Belediye, ayrıca Sıhke Gölü kıyısında modern bir Hayvan Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi kurarak, sokak hayvanlarının tedavi ve bakımını üstleniyor. Burada tedavi edilen hayvanlar, doğal yaşam alanlarına bırakılarak özgür bir şekilde yaşamaya devam ediyor. Veteriner Hekimler ve Uzman Ekip 7/24 Görevde Hayvanların bakım ve tedavisi için 4 veteriner hekim ve uzman teknisyenler, 7/24 görevlendirildi. Doğal yaşam alanında günlük 3 öğün mama, düzenli bakım ve sağlık kontrolleri yapılıyor. Kış aylarında hayvanların üşümemesi için özel olarak inşa edilen padoklar hayvanlara sıcak bir barınak sağlıyor. Sos

VAN- Türkiye'nin İran ile en uzun sınırına sahip olan Van ilinde, yasa dışı geçişlerin, kaçakçılık faaliyetlerinin ve teröristlerin sızmasının önüne geçmek amacıyla başlatılan modüler beton duvar inşa çalışmalarının yüzde 70’i tamamlandı. 2021’de başlayan projeyle, bölgedeki güvenlik önlemleri en üst seviyeye çıkartıldı. Güvenlik Hatları Güçlendiriliyor Sınır hattına kazılan hendekler, jiletli teller, mayın temizleme ve yüksek teknolojili izleme sistemleri, bölgede büyük bir güvenlik duvarı oluşturuyor.  İnsansız kara araçları ,  termal kameralar ,  hassas sensörler  ve  dronlar  ile her türlü tehlike anında tespit ediliyor. Bölgede ayrıca  keskin nişancı timleri  ve  Jandarma Komando birlikleri  ile hızlı müdahale imkanları sağlanıyor. Teknolojik Altyapı ile İzleme Güçlendirildi Fiziki önlemlerin yanı sıra, yüksek çözünürlüklü kameralar ve  fotokapan larla yapılan anlık izlemeler sayesinde kaçak geçişler daha hızlı tespit edilip engelleniyor. Sınırın her noktasında gece ve gündüz

VAN- Van Gölü kıyılarında yapılan son keşifler, su altında saklı kalmış tarihi yapıları gün yüzüne çıkarıyor. Dronla çekilen görüntüler, Urartu dönemine ait olduğu tahmin edilen yapı kalıntılarını ve düzenli bir yerleşim planını gözler önüne seriyor. İklim değişikliği ve kuraklık nedeniyle göl seviyesinin düşmesi, daha önce su altında kalan tarihi kalıntıların ortaya çıkmasına sebep oldu. Bu durum, bölgedeki tarih ve kültür açısından büyük bir önem taşıyor. Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necmettin Elmastaş, bu bulguların titiz bir şekilde incelenmesi gerektiğini vurguladı. Adilcevaz Yukarı Deniz Derneği Başkanı Cumali Birol ise, bu alanın daha önce keşfedildiğini ancak kamuoyuna yeterince duyurulmadığını belirtti. Uzmanlar, gölün derinliklerinde yüzyıllar boyunca çeşitli medeniyetlerin izlerini taşıyan kalıntılar bulunduğunu ifade ediyor. “Burası, tarih boyunca birçok kültürün izlerini barındırıyor,” diyen Birol, arkeologların buraya gelerek detaylı incelemeler yapması gere